top of page

Çölde Sayım 31:17-18 Ayetinin Anlamı Nedir?

  • Yazarın fotoğrafı: umuttoztekin
    umuttoztekin
  • 8 Tem
  • 4 dakikada okunur

Kutsal Kitap'ta, Tevrat'ta Çölde Sayım 31:17-18 ayetinin anlamı nedir?


Öncelikle soru için çok değerli abime teşekkürü borç bilir; Rab'bin sözünde ve Ruh'unda her anlamda günbegün gelişmesi için dua ederim.


Beraber inceleyelim:

Çölde Sayım 31:17-18 ayetinin anlamı nedir?

"Musa savaştan dönen ordu komutanlarına –binbaşılara, yüzbaşılara– öfkelendi.

Onlara, “Bütün kadınları sağ mı bıraktınız?” diye çıkıştı, “Bu kadınlar Balam'ın verdiği öğüde uyarak Peor olayında İsrailliler'in RAB'be ihanet etmesine neden oldular. Bu yüzden RAB'bin topluluğu arasında ölümcül hastalık başgösterdi. Şimdi bütün erkek çocukları ve erkekle yatmış kadınları öldürün." (Çölde Sayım 31:14-17)


Çölde Sayım 31:16-18, Kutsal Kitap’taki anlaşılması zor bölümlerden biridir. Hristiyan olsun ya da olmasın, birçok insan bu ayetleri anlamakta zorlanır. Bu tür bir bölümü değerlendirirken tarihsel bağlamı, dönemin şartlarını ve teolojik boyutları dikkatle ele almak gerekir.


Tarihsel Arka Plan: O Dönemde Neler Oluyordu?


Tanrı’nın İsraillilere, Midyanlılara karşı Tanrı tarafından yargı uygulamalarını emretmesinin ardından gerçekleşir. Arka planda, Çölde Sayım 25'te anlatılan bir olay vardır: Midyanlı kadınlar, İsrailli erkekleri cinsel ahlaksızlığa ve putperestliğe sürüklemiş, bu da Tanrı’nın yargısını haketmelerine yol açmış ve bir salgın baş göstermiştir. (24.000 Kişi ölmüştür.)


Bu olay, Balam’ın verdiği öğütle doğrudan bağlantılıdır. Balam, daha önce İsrail’i lanetlemesi için çağrılmış; ancak doğrudan lanet edemeyince, Tanrı'nın gazabını üzerlerine çekmek için dolaylı bir taktik önermiştir: İsrailli erkeklerin Midyanlı kadınlarla günaha düşmesi. (Baal- Peor olayı Çölde Sayım 25.)


O dönemde yapılan savaşlar acımasızdı ve çoğu zaman tüm düşman halkların (sivil halk dahil) yok edilmesi normal kabul edilirdi. Bu bağlamda, İsraillilerin yaptığı şey bir savaş stratejisinden ziyade Tanrı'nın, halkını bozmaya çalışan ve ruhsal fiziksel zarara uğratmaya çalışan bir kültüre karşı uyguladığı ilahi bir yargı olarak görülür.


Emrin Amacı Nedir?


1. Acil Ruhsal Tehdidi Ortadan Kaldırmak:


Cinsel ahlaksızlığa ve putlara taptırtma misyonuna öncülük eden Midyanlı kadınlar, büyük bir tehdit olarak görülüyordu. Aynı şekilde, erkek çocuklar da gelecekte intikam alabilecek ya da eski dini kültürü sürdürebilecek potansiyel birer riskti.


2. Gelecekteki Yozlaşmayı Önlemek:


Cinselliğe bulaşmamış genç kızlar, "bu plana dahil olmayanlar" olarak sayılmış ve İsrail toplumuna zamanla entegre edilebilecek kişiler olarak görülmüşlerdi. Bu durum, onları bir tehdit olmaktan çıkarıyordu.


-Bölümün Devamında Gelen "Kendiniz İçin Saklayın." İfadesi Ne Anlama Geliyor?-


* Kızların köle ya da cariye değil, İsrail halkına **hizmetçi veya evlilik yoluyla** dahil edilmeleri anlamına geldiğini belirtir.

* Kutsal Yasa’da (Yasa’nın Tekrarı 21:10–14) esir kadınlarla evlenmeye dair açık kurallar vardır. Bu, cinsel sömürüyü değil, koruma ve entegrasyonu amaçlar.


İsrail’in dini kuralları cinsel ahlaksızlığa karşı çok nettir. Bu yüzden bu kızların istismar edilmesi değil, kontrollü şekilde topluma dahil edilmesi söz konusudur.


BÖLÜM ÜZERİNE YORUMLAR:


1. Geleneksel Yorum – Tanrı’nın Adaleti ve Egemen Oluşu


Bu görüşe göre:


* Midyanlılar-Moavlılar, İsrail’e her anlamda ciddi zarar veren bir halktır.

* Tanrı, kendi halkını korumak için onların saldırısına karşı yargıda bulunur.

* Bakire kızların bağışlanması, onların bu planın bir parçası olmamaları nedeniyle masum görülmelerindendir.


Bu yorumda şu temalar ön plandadır:


-Tanrı kutsaldır ve günaha göz yummaz.

-Eski Antlaşma’daki bu sert yargılar, Tanrı’nın adaletini ve daha sonra Mesih aracılığıyla göstereceği merhameti (Aynı zamanda İsa Mesih'in ikinci gelişindeki yargının ciddiyetini) önceden haber verir. Birer gölgesi niteliğindedir.

Tanrı, Midyan’ı bir yargı nesnesi olarak kullanırken halkını titizlikle koruma altına alır.


2. Tarihselci / Mesih Merkezli Yorum – Döneme/Çağa Özgü Bir Durum


Bu görüşe göre:


* Bu ayetler Tanrı’nın tüm zamanlar için geçerli bir ahlaki emrini değil, o döneme özgü bir yargı eylemini anlatır.

* Tanrı, İsrail’i kurmak ve Mesih’in soyunu korumak için bu müdahaleleri gerçekleştirmiştir.

* Bugün Hristiyanlar için örnek alınacak bir model değildir.


İsa'nın öğretileri bu görüş için belirleyicidir:


* Düşmanlarını sevmek. (Matta 5:44)

* Kötülüğe karşılık vermemek, diğer yanağını dönmek yani intikam peşinde koşmamak.

* Ruhsal savaş yürütmek, fiziksel değil. (Efesliler 6:10–18)


Bu görüşün vurguları:


  • Çarmıh: İsa Mesih insanlık adına Tanrı'nın günaha karşı gazabını yüklenmiş (Romalılar 3:21-26) ve ilahi adaleti yerine getirmiştir.

  • Yeni Antlaşma: Mesih'in emri, düşmanlar için bile sevgi ve bağışlamadır. Hristiyanlar fiziksel soykırım değil, ruhsal savaş yürütürler. (Efesliler 6:10-18)

  • Son Yargı: Yargı, zamanın sonunda (Kıyamette) yalnızca Tanrı'ya bırakılır (Matta 13:40-42, Romalılar 12:19) ve insanların bu tür yargıları şimdi yürürlüğe koyma ihtiyacını ortadan kaldırır.


Önemli Noktalar


  • Bu bölüm, 10 Emir gibi değildir: İsa'nın öğretilerini baz alırız. İsa'nın öğretileri, 10 Emri kapsar.


  • Tanrı'nın Kutsallığını ve Günahın Ağırlığını Ortaya Koyar: Tanrı'nın, amaçlarını ve halkını yok etmeye çalışan kötülüğe karşı mutlak karşıtlığının altını çizerek günahın yıkıcı sonuçlarını vurgular.


  • Bağlam Çok Önemlidir: Belirli bir tehdidi (Baal-Peor) ve savaşın eski tarihsel bağlamını anlamak çok önemlidir. Bunu göz ardı etmek yanlış yorumlamaya yol açar.


  • Mesih'e işaret eder: Bu bölümün yarattığı derin rahatsızlık, insanlığın İsa'da ortaya çıkan, adalet ve merhametin çarmıhta mükemmel bir şekilde buluştuğu kurtuluşa ve O'nun yoluna olan ihtiyacına işaret eder.


  • Alçakgönüllülük: Bizler bu tür metinlere alçakgönüllülükle yaklaşmalı, anlaması zor olduğunu kabul etmeliyiz. Şiddetten dolayı doğal olarak buruk hissedebiliriz, fakat Tanrı'nın Mesih'te açığa çıkan karakterinin sevgi olduğuna güvenmeliyiz. (İbraniler 1:1-2)


Sonuç Olarak,


Bu ayetleri, kendi tarihsel ve teolojik bağlamı içinde anlamak gerekir.

Tanrı’nın insan ilişkileri ya da savaş için karakterini yansıtmaz.

İsa’nın yaşamı, ölümü ve öğretileri rehberimizdir.

Metin, hem Tanrı’nın kutsallığını hem de İncil’deki lütfun derinliğini hatırlatır.


"Şimdi her şeyi aynadaki silik görüntü gibi görüyoruz, ama o zaman yüz yüze görüşeceğiz. Şimdi bilgim sınırlıdır, ama o zaman bilindiğim gibi tam bileceğim." (1. Korintliler 13:12)

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page